KONTEYNER DEĞİL KALICI KONUTLAR YAPILSIN

6 Şubat 2023 tarihinde Meydana gelen deprem sonrasında insanlarımız evlerini, işyerlerini kaybettiler. Sonrasında Gerek devletimiz, gerek gönüllü kuruluşlar, gerekse de hayırsever vatandaşlarımızın yardımları ile insanlarımıza geçici olarak barınmaları için çadırlar temin edildi.

Depremin üzerinden yaklaşık 3 ay geçti. Bu süre zarfında insanlara depreme dayanıklı farklı konutların temin edilmesi beklenirken, daha çok konteyner temin edilmesi ve insanların oluşturulan konteyner kentlerde yaşamasının sağlanmasına yönelik adımlar devam etti.

Ben Konteyner kent sistemine karşıyım. Vatandaşa verilen 21 metrekarelik bir konteyner’in devletimize yaklaşık maliyeti 100 bin Tl. ve Bu konteynerler’de nakliye sırasında oluşan hasarlar dolayısıyla insanlarımızın uzun süre yaşaması neredeyse imkansız. Yazın sıcaktan durmakta sıkıntı yaşayacak olan halkımız kışın ise arasından su geçirme ihtimali karşısında şimdiden düşünmeye başladı.

Biz bu saat itibarıyla Depremzede kardeşlerimize çadır yerine, Konteyner yerine kalıcı konutlar üretmeliyiz. Bu konuda geçtiğimiz günlerde sayın Belediye Başkanımız Kemal Vural bey’le görüştüm. Halkımıza konteyner yerine kalıcı konut yapılması noktasında neler yapabiliriz düşüncesi üzerinde değerlendirmeler yaptık.

Sayın Başkan İslahiye Belediyesi olarak Depreme karşı dayanıklı, insanlarımızın uzun yıllar çok sağlıklı bir şekilde kullanabilecekleri, Tuğladan yapılmış, demir profiller ile desteklenen çatılı bir ev modeli çalıştıklarını 3 farklı model tasarımını tamamlamak üzere olduklarını ve projenin ilk model evini Fevzipaşa’da inşa ettiklerini söyledi. Dileyenlere projenin örnek modelini vereceklerini ve kalıcı konut yapmak isteyen ve yeri müsait olan vatandaşlara inşaatın su basmanı nı da islahiye belediyesi olarak yapacaklarını müjdeledi.

İslahiye Belediye Başkanı Kemal Vural’ın bu çalışmasını oldukça anlamlı bulmakla birlikte önemsiyorum ve halkımız adına kendisine teşekkür ediyorum.

Şimdi yapmamız gereken, Devlet, Belediye, Sivil Toplum kuruluşları ve hayırsever insanları bir araya getirerek Halkımıza kalıcı konutlar üretmek ve bu işi kökden çözmek.

Burada yapılabilecek iki altarnatif var. Birincisi Müstakil evi olan evi yıkılan, yada evi yıkılmış ancak elinde ev yapmak için arsası bulunan vatandaşa bu tarz kalıcı konutları elbirliği ile inşa ederek biran önce konut sorununu çözmek. Bir diğeri ise Mülkiyeti hazine, Belediye veya diğer kamu kurumlarına ait olan alanları tesbit ederek bu alanlarda altyapı çalışmaları yaparak standart proje üzerinde sivil toplum kuruluşları ve hayırsever vatandaşlar ile işbirliği içerisinde kalıcı konut inşaatı hamlesi başlatmak.

Biz eğer tüm konutların Toki marifeti ile yapılmasını beklersek bu sürecin tamamlanmasının çok uzun zaman alacağı gerçeğini kabul etmek zorundayız. Bunun için bir taraftan devlet Toki ile yaparken diğer taraftan da bizler yerel yönetimler ve STK’lar ile birlikte bu işe el atmalıyız.